Tesettür İle İlgili Sözler
Tesettür konusu son zamanlarda en çok tartışılan konulardan biri. Bunun sebebi de çok fazla insanın bu konuda farklı görüş sunmasından kaynaklanıyor. Bir diğer konu ise örtünme şuurunun yanlış anlaşılmasıyla ilgili. Bu yüzdende sosyal medya da en çok aranan sözler arasında bulabileceğiniz konulardan biridir bu. Bir çok insanın kafasında soru işareti bırakan bu konu merak edilmeye bu şekilde tabi olmuştur. Genel anlamda bakarsak, tesettürün manası dikkat çekmemek, vücut hatlarını gizlemek ve başörtüye uygun davranmaktır. Yani sadece örtü değil şahsiyet oluşturma meselesidir. Bu yüzdende tartışılan güncel bir konu olmaktan çıkmamıştır. Örtü üzerine Nisa süresinde belirli ayetler vardır. Bunun dışında örtünün tarifini içeren birçok yorum yapılmaktadır.
Örtünün amacı sahip olduğun güzelliği saklamaktır. Değerli olan hazineler her zaman gizlenir.
“Ey Peygamber! Hanımlarına, kızlarına ve müminlerin hanımlarına söyle, dışarı çıkarken üstlerine cilbablarını alsınlar. Bu, onların tanınmasını ve bundan dolayı incitilmemelerini sağlar. Allah, Gafûrdur, Rahîmdir.” (Ahzab, 33/59).
Örtü sadece bir kumaş parçasından ibaret değildir, inandığının göstergesidir. Bu yüzden bu amaca uygun yaşamak her müslüman kadının boynunun borcudur.
Dikkat! Tesettür görünmek için değil, korunmak içindir.
Ve adam oğluna dedi: Bak oğlum, öyle kadınlar vardır ki saçlarına rüzgar bile değmemiştir. İllaki seveceksen işte böyle bir kadını sev
Taktığın örtü kimliğin oluyor, bu yüzden davranışlarına dikkat et.
“Mümin kadınlara da şöyle: Gözlerini haramdan sakınsınlar, ırzlarını korusunlar. Zinet yerlerini açmasınlar. Bunlardan kendiliğinden görünen kısmı müstesnadır. Baş örtülerini yakalarının üstüne koysunlar. Zinet yerlerini kendi kocalarından, babalarından, kocalarının babalarından, oğullarından, kocalarının oğullarından, kendi erkek kardeşlerinden, kendi kardeşlerinin oğullarından, kız kardeşlerinin oğullarından, kendi kadınlarından, kölelerinden, erkeklik duygusu kalmayan hizmetçilerden veya henüz kadınların gizli yerlerine muttali olmayan çocuklardan başkasına göstermesinler. Gizleyecekleri zinetleri bilinsin diye ayaklarını da vurmasınlar. Ey müminler! Hepiniz Allah’a tövbe edin. Böylece korktuğunuzdan emin umduğunuza nail olasınız.” (Nûr, 24/31).
Medeniyet dediğin açmaksa bedeni. Desene hayvan senden daha medeni. Mehmet Akif Ersoy
Tesettür, kalp penceresine kendine yabancı olan herkes için perde takmaktır.
Kadın dediğin bir hazinedir. Kendini kötü söz ve gözlerden sakınması gerekir. Bu da doğru bir örtü şuuru ile mümkündür.
“Ay halinden kesilmiş ve evlenme için ümidi kalmamış olan yaşlı kadınlar zinet yerlerini erkeklere göstermemek şartıyla dış elbiselerini bırakmalarında onlar için bir günah yoktur. Bununla birlikte yine de sakınmaları kendileri için daha hayırlıdır.” (Nûr, 24/60).
Tesettür ve modanın alakası yoktur.
Tefekküre denk ibadet yoktur. Tesettüre denk güzellik yoktur
Başörtüsü bilime engelmiş! Siz uzaya mekik gönderdiniz de başörtüsüne mi takıldı. Necip Fazıl Kısakürek
Resulüllah (s.a.v) bir gün Hz. Aişe (r.anha)’nın evine girdi. Kızkardeşi Esma yanında idi. Üzerinde vücudunun hertarafını örten ve yenleri geniş bir elbise vardı. Resulüllah (s.a.v) onu görünce kalkıp dışarı çıktı. Hz. Aişe (r.anha) kızkardeşine “buradan uzaklaş Resulüllah (s.a.v) sende hoşlanmadığı bir şey gördü” dedi. Hz. Esma uzaklaştı arkasından Resulüllah (s.a.v) içeriye girdi.Hz. Aişe (r.anha) niçin kalkıp gittiğini sordu. Resulüllah (s.a.v) de elbisesinin yenini sadece parmakları görünecek şekilde ellerinin üzerine çekerek şöyle cevap verdi:“Kızkardeşini görmedin mi? Müslüman bir kadın şurasından başkasını gösteremez.” (Mecmeu’zzevâid nr:4168)
Tesettür tarz değil farzdır. Moda değil kalkandır. Aksesuar değil Allah’ın emridir.
Bir tohum nasıl kabuğunun içinde korunabiliyorsa, bir kadında ancak örtüsünün içinde korunabilir.
“Resulüllah (s.a.v) Dihye’tül- Kelbi’nin kendisine hediye ettiği mısır kumaşlarından sık dokunmuş bir elbiseyi bana giydirdi, ben de onu hanımıma giydirdim. Resulüllah (s.a.v) daha sonra bana sordu: ne oldu Mısırdan gelen elbiseyi giymiyorsun? Dedim ki, ey Allah’ın Resulü ben onu hanımıma giydirdim. Resulüllah (s.a.v) buyurdu ki, altına pijama türünden bir şey giymesini ona emreyle. Çünkü ben o elbisenin kemiklerinin hacmini belli etmesinden korkuyorum.” (Ahmet b. Hambel)
Tesettür, bana bakma demektir. Bana bakmadan geçme demek değil!
Tesettür Allah için namusunu korumak demektir. Diline hakim olmak gözlerine hakim olma, sesine hakim olmak, edebine hakim olmaktır.
“Resulüllah (s.a.v) kadınlardan erkeklere benzeyenlere, erkeklereden de kadınlara benzeyenlere lanet etti.” (Buhari nr:5751, ebu Davut nr:4098, Ahmet b.Hambel nr:3149, Nesei nr:9161)
Sanma ki tesettür sadece kadınlara farzdır. Erkeğin tesettürü göz kapaklarındandır. Hz. Ali
Geceleri uyumadan, hicabımızı giyip öyle yatıyoruz. Olur da bombalanırsak, bedenlerimiz örtülü olsun.
“Ümmetimin son dönemlerinde bir takım adamlar olacaktır. Erkekler gibi eğerlerin (bineklerin) üzerine binip cami kapılarına ineceklerdir. Hanımları ise giyinik uryandır, (giyinik çıplaktır), başları üzerinde arık deve hörgücü gibisi vardır. Onalara lanet edin. Zira onlar lanet olunmuşlardır.” (Ahmet b.Hambel – müsned nr.6786, Ibn-i Hibban sahih nr:5655-7347)
Tesettür süslenmek için değil, süsü örtmek içindir.
“Ey Esma! Şüphesiz kadın erginlik çagına ulaşınca, onun şu ve şu yerlerinden başkasının görünmesi uygun değildir.” Hz. Peygamber bunu söylerken yüzüne ve avuçlarına işaret etmişti.” (Ebu Davûd, Libâs, 31). “Allah Teâlâ ergin kadının namazını başörtüsüz kabul etmez” (İbn Mâce, Tahâre, 132; Tirmizî, Salât, 160; Ahmed b. Hanbel, IV, 151, 218, 259).
Tesettürün amacı giyinmek değil örtünmektir. İmaja değil imana yatırım yapan kazanır.
Bir kadın edepten daha güzel bir elbise giymemiştir. Bir erkek de edepten daha güzel bir servet edinmemiştir. İmam-ı Gazali
“Erkeğin avret yeri göbeği ile diz kapağı arasıdır.” (Ahmed b. Hanbel, II/187). “Diz kapağı avret yerindendir.” (Zeylai, Nasbu’r-Raye, I, 297).
Kabe nasıl Allah’ı hatırlatıyorsa, işte tesettürde Allah’ı hatırlatmalı.
Ne başını kapat, altını göster. Ne altını kapat, üstünü göster. Hepsini kapat, imanını göster Necip Fazıl Kısakürek
“Ateşlik iki sınıf insan ki ben onları henüz görmedim. Yanlarında sığır kuyruğu gibi kamcılar olup insanları onlarla döven topluluk ve biri de bir takım kadınlar topluluğudur ki bunlar giyinik, çıplaktırlar. Görenleri yoldan saptıran ve kendileri de haktan sapanlardır. Başları bir tarafa sarkan deve hörgücü gibi olacaktır. Bunlar cennete giremiyecekler. Kokusu şu kadar, şu kadar yürüme mesafesinden alındığı halde, bunlar cennetin kokusunu da bulup alamıyacaklardır.” (Müslim – sahih bab: libas ve’l- zineh hadis nr.3971)
Hayırlı kadın; helalinden başkasının dikkatini çekmeyecek şekilde giyinendir. Hz. Fatıma
Kumanda kirlenmesin diye naylon çeken anneler, çocukları kirlenmesin diye tesettürü anlatsaydı ortalık, inadına dekolte, inadına mini etek diyen sözde annelere kalmazdı!
“Abdurrahman’ın kızı Hafsa’nın başında, saçını gösterecek şekilde ince bir başörtüsü olduğu halde Hz. Âişe’nin huzuruna girdi. Hz. Âişe başından örtüsünü alarak ikiye katladı, kalınlaştırdı.” (Muvatta’, Libas:4)
Tesettür aşktır. Sevene ayet, sevmeyene bez parçasıdır.
Başörtüsü, müslüman kadının önce yüreğini örter. Sonra gözlerini, sonra dilini, sonrada bedenini! Mehmet Deveci
“Kadın örtülmesi gereken avrettir. Dışarı çıktığı zaman şeytan ona gözünü diker.” (Tirmizî, Radâ, 18).
Tesettür özgürlüktür. Sadece benim görmemi istediğimi görebiliyorsun. Bu özgürlük değil mi?
“Allah Teâlâ erginlik çağına ulaşan kadının namazını başörtüsüz kabul etmez.” (İbn Mace, Tahâre, 132; Tirmizî, Salât, 160) hadisi saçları da kapsamına alır.
Ey peygamber! Hanımlarına, kızlarına ve müminlerine söyle dış örtülerini üzerlerine alsınlar. Ahzab Suresi
Başımdaki örtüyü görüyorsan eğer tokalaşmak için o eli uzatmayacaksın.
“Allah ilk muhâcir kadınlara rahmet etsin onlar; “Baş örtülerini yakalarının üstüne taksınlar…” (en-Nûr, 24/31) ayeti inince, etekliklerini kesip bunlardan başörtüsü yaptılar.”
Senin dünyadayken örtünmediğin başörtüyü, bizler seni ahirete uğurlarken örtüyoruz biliyor musun?
“Şüphesiz Kureyş kadınlarının birtakım üstünlükleri vardır. Ancak ben, Allah’a yemin olsun ki, Allah’ın kitabını daha çok tasdik eden ve bu kitaba daha kuvvetle inanan Ensar kadınlarından daha faziletlisini görmedim. Nitekim Nûr sûresinde “Kadınlar başörtülerini yakalarının üstüne taksınlar…” ayeti inince, onların erkekleri bu ayetleri okuyarak eve döndüler. Bu erkekler eşlerine, kız, kız kardeş ve hısımlarına bunları okudular. Bu kadınlardan her biri etek kumaşlarından, Allah’ın kitabını tasdik ve ona iman ederek başörtüsü hazırladılar. Ertesi sabah, Hz. Peygamberin arkasında başörtüleriyle sabah namazına durdular. Sanki onların başları üstünde kargalar vardı.” (Buharî, Tefsîru Sûre, 29/12; İbn Kesîr, Muhtasar, M. Alî, es-Sâbûnî, 7. Baskı, Beyrut 1402/1981, II/600).
Öldüğüm zaman beni gece gömün ki, namahrem beni görmesin. Hz. Fatıma
İmanın esası Allah koyduğu kurallara itaat etmektir.
Örtü insanın şuurlu olarak nefsi ile mücadelesidir.