Kısa Face Sözleri

Kısa Face Sözleri

Sosyal paylaşım platformları hayatımızın büyük bir kısmını işgal etmekte. Çoğu kişiye sorsanız ,ya olur mu öyle şey, diye cevap verir size. Halbuki bal gibi de öyledir. Günümüzün nasıl geçtiğini anlayamıyoruz, zamanımızın çoğunu sosyal medya denen canavara yedirdiğimiz için. Bu da yetmiyor etrafımızda olan güzellikleri önemsemiyor ve vaktimizi güzellikleri izlemek yerine onları nasıl paylaşacağımız ile ilgileniyoruz. Hayatımızın tıkanıklık noktasını oluşturan bu durum yüzünden de arayışlarımız başlıyor. Neyse sadede gelecek olursak değerli facebook bizim için çok değerli bir yeri var. Bir bitmek bilmiyor bu yer ve bizi rahatsız ediyor. Hayatımızı ayırdığımız bu sosyal medya hesaplarından kendimizi ifade etmeye ihtiyacımız var.

Hoşgörülü ol, çünkü elinde hiçbir kesinlik yok…

Gelip geçicidir dediler, çocuksun unutursun dediler, boşuna üzme kendini kimleri seveceksin dediler ama yanıldılar Benim ilk ve tek aşkım sendin ve öyle kalacaksın!

Yıllar bana bir şey daha öğretti. Coğrafya, maddi farklılıklar,kültürel farklılıklar izlenen yolu değiştirmiyor. Yine aynı yol izleniyor ve sonunda aynı boşluklar, bazen yaralar,nedensiz savruluşlar…

Eğer beni daha fazla üzmek istemiyorsan rüyalarıma bile girme sakın n’olursun unutmak doğanın en güzel armağanı insana Biliyorsun seninde son armağanın unutulmak!

Bu farklı mutsuzlukların nedenleri, kısmen toplumsal düzende, kısmen de bireysel psikolojide bulunur ki, sonuncusu da, aslında büyük ölçüde toplumsal düzenin bir ürünüdür.

Bilmezler yalnız yaşamayanlar nasıl korku verir sessizlik insana; insan nasıl konuşur kendisiyle; nasıl koşar aynalara Bir cana hasret, bilmezler

Zihnim kocaman bir mezarlık… Bir diğer mezarlık da yüreğimde. Zihnimde o kadar çok çer çöp var ki. Ne vakit birikti bunca şey?

Farkında olduğum iςin var oldunuz vazgeςtiğim iςin bugün yoksunuz !

Namus üzerine en güzel övgüleri de, gençliğinde ahlaksız ve iğrenç bir yaşam sürmüş insanlar uydurmuştur.

Köşeyi döndüğünde taktın yalandan maskeni
İçerideyken seviyordun köşeyi döndün ve aşk bitti

Çünkü insan üretmek ve tüketmek için bu dünyada değildir, üretmek ve tüketmek daima yalnızca tali olabilir, var olmak ve var olduğunu hissetmektir önemli olan, gerisi bizi karıncalar, termitler ve arılar düzeyine indirir.

Hiç yoktu ortak noktamız ve hiç kesişemedik aynı noktada

Her zaman seni üzecek birileri olacaktır. Tek yapmamız gereken; sevginin bize vaad ettiklerine güvenmeyi sürdürmek ama kime ikinci defa güveneceğimizi de iyi seçmek.

Rüzgarın umursamadığı bir kuru yapraktım sende
Biraz daha yansam kül olup biter misin içimde ?

“Sizler yeni bir gün doğumunu bekleyebilirsiniz, benim buna gücüm kalmadı…”

Yanağımdan öpüp kaçacak kadar korkak değil
yüreğimde duracak kadar mert olmalıydı yüreğin

Her zaman senden daha iyi vasıflara sahip başka biri çıkar. Ama senin gibi biri daha yok.

Suskunluğumdan gelir bu içimdeki fırtınalar

Bilirsin, insan dert denen şeyin ağırlığı altında ezilip un ufak olunca, dert çoğu kez o insanın şeklini şemalini alır da, hiç kimseyi iplemeden, uluorta konuşmaya başlar.

Varsın Boş Kalsın Gönül Evim Vermem Kiraya !!! Alan Temelli Alsın, Yok Öyle 3-5 Aya !

İnsan gördüğü şeylerin toplamı kadar uyanık,görmediği şeylerin sonsuzluğu kadar uykuda oluyor.

Arkamdan konusmaya devam et çünkü karşımda konuşacak kadar büyük değilsin!

Konuş ki, seni görebileyim…

Bak Yeğen ! | Dayı Sana Belediye Baksın Yeter Ya : ))

Sadece çocuklar ne istediğini bilir.

Mesafelerde yetmedi sana kavuşmaya.

bütün aynalar seni gösteriyor ya da sensizlik gördüğüm

İnsan bir yerlerde tükeniyor.

“Ama başka insaların yüzüne bakabilmek için ilk önce kendi yüzüme bakabilmeliyim.Çoğunluğa bağlı olmayan tek şey insanın vicdanıdır.”

Seviyorum sevmenin acı verdiğini Her sevenin sevilmediği bile bile Ama yine de bir umut taşıyorum Belki seven sevilir diye

İki şey aklın eksikliğini gösterir: Konuşulacak yerde susmak, susulacak yerde konuşmak.

Yüreğime bir türlü o gitti diyemiorum

Kendini özel hissetmek için ihtiyacın olan tek şey, kendinsin.

Kalbimi kırmak suya yazı yazmak kadar zordur Kalbimi düzeltmek ise gece doğan güneşe dokunmaya benzer Sen o suya yazı yazdın Şimdi güneşin doğmasını bekle

Ölüm kapılara davetsizce uğrayan siyah bir devedir

HEP KALANLARA GİDENLERİ KATTIM! BİR GÜN YERİNE GEÇEMEDİLER O KALANLARA GİDENLERİ KATTIM YİNE BİR TANE SEN EDEMEDİLER

Tarih ders almak için vardı, unutmak ve hatırlamamak için değil.

aşk bir eşkıyanın hayata itirazıdır susarsa çatışma konuşursa savaş yazarsa destan severse devrim olur tutku ben bir eşkıyayım ve sana aşığım

Dinlemeyi severim. İnsanları dikkatle dinleyerek çok şey öğrendim. Çoğu insan karşısındakini hiç dinlemez.

Aşk Gülmekten çok ağlamak, yaşamaktan çok ölmek, gelmekten çok gitmektir ve aşk öyle haindir ki nerede imkansız varsa orayı sever

Bir şeyi gerçekten bilmek istiyorsan, bunun bedelini ödersin.

Hepsi Gidici Sen Kalıcı , Hepsi Anlık Sen Hayat Boyu , Hepsi Çocukça Sen Gerçakça , Hepsi Öylesine Sen Ölesiye

Beyindekiler ölür yürektekiler asla…

Bizim aşkımız İstanbul kadar büyük, Berlin kadar anlamlı, ağrı kadar yıkılmaz, Paris kadar çekici, İzmir kadar vazgeçilmez Aşk dediğin bizim gibi olmalı

Dizlerine kadar gömüldüğün karda yürümekte ne var! Boğazına kadar battığın kelimelerin içinde yüzmek ne soğuk!

Bazen anlatmak zor geldi korktum, bazen cesurdum sen yoktun Ve artık söylüyorum “SENİ SEVİYORUM

Dimdik durmak için harcadığı çabadan her yanı ağrıyordu.

Ey kahverengi gözlerine tutulduğum çocuk! Eğer seni çok sevdiğimi kanıtlamamı istersen bulutsuz bir gecede gökyüzüne bak Görebildiğin binlerce yıldızdan her biri sana gönderilmiş öpücüklerdir!

Ara sıra kitaptan başını kaldırıp kol saatine bakıyor. Zaman sanki istediği hızla geçmiyor.

Seni görmek su, senle yaşamak nefes olsun 3 gün susuz yaşayabilirim ama nefessiz asla!

Sen nasıl ayıracaksın sahteyle gerçeği? Acaba nasıldır sahtesi basılamayacak dostluğun resmi?

Sevgini göstereceksin söylemek yetmez Sevgi gözlerinde olacak sözlerin yetmez Seveceksin benim gibi ama kalbin yetmez!

Kim bilir kaç kez “Nasıl da tanıyamamışım!” demiş, kaç kez ince buz tabakasına aldanıp üzerinde yürüdüğümüz gölün soğuk sularında bulmuşuzdur kendimizi.

Kimi rüyalarda görülmeye değerdir, kimi gerçeklerde yaşanmaya Sen gördüğüm en tatlı rüya, yaşadıkça bitmesin dediğim en güzel gerçeğimsin!

Pahalı paltolarla ısıtılan bedenlerimiz acaba çıplak ruhları için nasıl bir giysi öneriyor?

Balığın suya, çiçeğin güneşe, insanın sevgiye ne kadar ihtiyacı varsa o kadar muhtacım sana

İnsanlar aslında özgürlüklerinin kısıtlanmasından hoşlanırlar.

Unutma ki fırtınalar martıların denizleri sevmesini engellemez Tıpkı engellerin seni sevmeme engel olmadığı gibi

Tutarlı olmak bir filozofun en büyük yükümlülüğüdür.

Dün yaptığınız şey size hala çok iyi görünüyorsa, bugün yeterli değilsiniz demektir.

Hür iradesi, arzusu olmayan, istemeyi bilmeyen insanın org silindiri üzerindeki cıvatadan ne farkı vardır ki?

Hırs, bir sandalın yelkenini şişiren rüzgara benzer; fazlası gemiyi batırır, azı da gemiyi olduğu yerde tutar.

demek insan ne sevinçten ne de acıdan ölüyormuş.

Bizim de dünyamızda sabah olacak gülüm, düşmezse düşmesin yakamızdan ölüm Umuduma bin kurşun sıksa da ölüm unutma, umuduma kurşun işlemez gülüm

Sürüden kovulmuş bir hayvan gibi artık yapayalnız kalmıştı dünyada.

Kirletirken inci-tirken sokaklar düşlerimi, örseleyip yok ederken yaşamak yüreğimi, içime saklan hep ora kal Her solukta  duymalıyım seni Umudumdan kal, umurumda ol Sensiz anlamsızım bitanem

Onların beni anlamalarına imkan yoktu… İzaat vermeye de asla mecbur değildim…

Bizim ömrümüzde ırmaklarımız vardır Sularında hayallerimizi yüzdürdüğümüz Bizim ömrümüzde dostlarımız vardır , günler ayrı geçtiğinde üzüldüğümüz

Baylar, yemin ederim, her şeyi fazlasıyla anlamak bir hastalıktır; hem de tam anlamıyla, gerçek bir hastalık ..

Eğer birini unutmak istiyorsan onun adını kumlara yaz sabehleyin dalgaların ve fırtınanın onu sildiğini göreceksin; eğer birini seviyorsan kalbine yaz ki hiçbir fırtına ya da dalga onu silemesin!

Daha doğrusu ahmak değil de nankördür; eşine rastlanmayacak derecede nankördür.

Eğer birgün buluşacağımız yere gelemezsem dünyanın bütün renklerinden oluşan bir demet çiçek yaptır Çünkü beni senden ayıracak olan tek kuvvet ölüm beni yakalamıştır demektir

İyice ağlamak gibisi yoktur.

Karanlık, içine beni bile alamayan küçük dünyamda bir ateş böceği kadar az ışık versen de, tek ışığımsın biliyor musun ? Nereden bilirdim yanına yaklaşıp, dokunmak istediğimde parlayıp beni küle çevireceğini ?

”Bazen yüreğim midemde atıyor diye düşünüyorum.”

Güllerimiz olsun kırmızı ve beyaz Kırmızı güller senin, beyaz güller benim Beni unutursan kırmızı güller solsun, ben seni unutursam beyaz güller kefenim olsun

İyi kitaplar en gerçek dostlarımızdır.

Seni ne kadar sevdiğimi öğrenmek istersen yere düşen her yağmur damlasını tutmaya çalış; tutabildiklerin senin sevgin tutamadıklarınsa; benim sana olan sevgimdir

İlk defa yeni bir kitap okumaktansa, okunmuş bir kitabı tekrar okumak daha yararlıdır

Mavililer giyer deniz olurum, yeşiller giyer bahar olurum, belli olmaz belki bir gün beyazlar giyer senin olurum

Kitaplıklar aklin tedavi yerleridir.

Seni yıldızlara benzetiyorum onlar kadar etkileyici, çekici ve güzelsin ama aranızda tek fark var onlar milyonlarca sen bir tanesin

Bugünün gerçek üniversitesi, bir kitaplıktır.

Sen beni benim seni sevdiğim kadar sev ki ,ben senin beni benim seni sevdiğim kadar sevdiğini bileyim.

Kitap ruhun ilacıdır.

Hayallere dalıp gitmem ben, Çünkü tek hayalim sensin benim! Hiçbir Şey isteyemem ben Çünkü bitek istediğim sensin benim.

Bir tek kitap yazmak için yarim kitaplık eser okunmalıdır.

En süslü, en cicili, en Alacalı giysiyi sırtına geçiren, herkesten daha çok saygınlık kazandığını sanıyor. Bilmiyor ki, bu giysiler pekâlâ bir eşeğe de yaraşır, ama ona saygınlık kazandırmaz

Küçük masraflardan kaçınmayın. Bazen ufak bir delik koca bir gemiyi batırır

Küçük şeylere gerektiğinden fazla önem verenler, elinden büyük işler gelmeyenlerdir.

Yetişen zekâları kitaplarla beslemeyen uluslar, yıkılmaya mahkûmdur.

Mutluluk sorunsuz bir yaşam değil, onlarla başa çıkabilme yeteneği demektir.

“…bir yazarın sözcükleri kafanızın içinde yankılanırken sizi kuşatan o güzelim dinginliği duymak için okumak.”

Bazı kişiler henüz benliklerini bulamadıklarını söylerler… Ama benlik insanın bulduğu değil yarattığı bir şeydir.

Acı kendini tekrar ediyorsa bu artık bağımlığa dönmüştür.

Kıtlık ekmeğin paylaşılmasına yol açar, ekmeğin paylaşılması ise ekmekten daha tatlıdır.

Seni sevmeyen biri için defalarca ağlamanın bir anlamı yok. Çünkü gözyaşları birini döndürmek için yeterli değil.

Mükemmel aşk, insanın kendisini mutsuz edecek kişiyi sevmesidir.

Herkesin kalbinde acı bir sıkıntı ve yalnızlık var. Fakat kimsenin bulacağı bir merhem yok.

Sözümün akışını bozup güzel cümleler aramaktansa, güzel cümleleri bozup sözümün akışına uydurmayı tercih ederim.

Hayatında kaç kere mutluluğu ellerinle tuttun. Tutamazsın çünkü mutluluk bayrakları asla eline geçmez.

Bencil insanların başkalarını sevemedikleri doğrudur, ama onlar kendilerini de sevemezler.

Yaptığın her iyilik unutulur ve insanlar yapmadıklarını daha çok konuşmayı sever.

Ağaç ne kadar yüksek olursa olsun, yaprakları yine de yere dökülür.

Canın istediği yerde istediğin gibi davranabilirsin ama benim olduğum yerde haddini bileceksin.

Çöldeki Tek Göl Olsan Bile Seni Yaşatmak İçin Her gün Ağlarım !

Benim kavgam kendime, yoksa sen sadece bir nedensin.

Sponsor Reklam
ZİYARETÇİ YORUMLARI

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu aşağıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.

BİR YORUM YAZ