Güldüren Sözler
Hayatta herkesin mutsuz olduğu zamanlar vardır. Kalbin sökülecek gibi acıdığı zamanlar olur. Kayıpların ağırlığı ile ezilmeye başlamıştır yaşam. Siz de bu durumunda farkındasınızdır. Bu yüzden de ciddi şekilde mutlu olmaya ihtiyacınız vardır. Komedi filmleri, komik diyaloglar ve videolar arasında bulursunuz kendinizi. Çünkü gülümsemek insan için önemli ve gerekli bir ihtiyaçtır. Tabi bundan daha mühim bir şey daha vardır. Sevdiğimiz insanların gülümsediğini görmektir. Çünkü yaşamın anlamı ve sırrı bu paylaşılan mutlulukla ilgilidir. Kalbinizin bir yerlerinde yürekten en çok dilenecek şey değer verdiğiniz kişinin dudaklarındaki o tebessümü görmektir. Bu yüzdende mutlu edecek kelimeleri özellikle arar ve bulmaya çalışırız. Çünkü mutluluk ruhumuzun ihtiyaç duyduğu bir besindir.
Hap yazma yutamam, şuruptan midem bulanır, iğneden de korkarım. Diyen ergene “muska mı yazayım?” Diyen doktora saygılar.
Kanka İngilizce 1 ne demek?- one + sen nerden bileceksin ki Allah’ın cahili – yani van +yok Hakkâri geri zekâlı…
— Doktor bey sabah kalkınca burnum kanıyor. + Öğlen kalk o zaman.
Keşke her sabah alarm çaldığında polisler kapıyı kırıp, “yat yat yat” diye bağırsa da geri yatsak…
Yolda sigara içen amcaya içme amca içme sağlığa zararlı dedim bana mı zararlı sağlığa zararlı dedi bir sigara da ben yaktım lan.
“Max yiyen adam mı daha fakir magnum alınca düşmesin diye şekilden şekle giren adam mı?”
‘Ne Zaman Mutlu Olacaksın?’ dedi. Ayağına Bastığım Gün Dedim!
Evde kalmış kızlar; müjde! Adınızı, soyadınızı, yaşınızı, boyunuzu, kilonuzu aralarda boşluk bırakarak yazın, gönderin. Turşunuzu biz kuralım…
+ 10 günde 3 kilo vermek ister misiniz?- ÖVÖT + Önce ağzındaki koca tostu çıkar.
Küpe takan kızları hiç sevmiyorum… O ne öyle erkek gibi…
+Baba, dünyanın en iyi çocuğuna sahip olmak nasıl bir duygu? -Ben nerden biliyim, git babaannene sor.
—Marmara Üniversitesi -İstanbul Üniversitesi -Boğaziçi Üniversitesi benim sayemde 3 üniversite okudunuz hayırlı uğurlu olsun…
-Aşkım ben çok mu şişmanım? +Şurdan kendine 2 sandalye çek anlatıyım.
Bu güzellik, bu zekâ, bu akıl, hele şu anlam dolu gözlerin büyüsü, Allah bütün güzellikleri bir yerde toplamış. Neyse kendimden çok bahsettim eee senden naber…
-Sadece annemlerin tanıdığı bir ‘elalem’ var; sorumluluk sahibi, başarılı, becerikli. Kimdir bunlar, nerede yaşarlar anlamadım gitti!
Hayatta iki şeye dikkat edin. Bir, yolda yürürken kavşaklara. Bir de yüzünüze gülen yavşaklara.
Seni seviyorum. +O şaka daha önce yapıldı lan.
Rahmetliyi nasıl bilirdiniz? – Rihanna gibiydi + Açılın cenazeyi ben yıkarım.
12 yaşındaki kız sevgilime ne hediye alsam diye yazmış; Pastel boya al küçüğüm, pembe panjurlu ev çizersiniz!
Türkiye’nin genetik bilimi; babayı kızdıran çocuk “anne”ye, anneyi kızdıran çocuk “baba”ya çekmiştir.
2 yıldır bayan futbolu izliyorum daha gol attıktan sonra formasını çıkartan olmadı.
Sınavdan çıktığımda: 85 arkadaşlarla konuştuğumuzda: 65 kontrol ettiğimde: 45 hoca söylediğinde: 25 arabada: 5 evde: 15…
Adana’nın yolları taşlı, Muş’un yolu yokuş, Evreşe yolları zaten dar, Ankara desen büklüm büklüm yolları.. Düzgün yolumuz yok anasını satiyim.
Facede o kadar çok özlü söz okudum ki, babam “üşüdüm” dese, kalın giyin demem, “üşümek güzeldir eğer seni ısıtacak biri varsa” derim.
Amerikadaki obezite sorununa dedem, ‘Besmele çekmezsen doymazsın tabi’ diyerek son teşhisi koydu. 🙂
Aslında ben seni olduğun gibi kabul ederim de sen ‘olmamışsın’ sorun orda.
Anneme bugün işe gitmicem dedim, ütü yaptık, bulaşık yıkadık şimdi de izdivaç izleyip fasülye kırıyoruz. Not: PİŞMANIM.
Elin oğlu uzayda yaşamı araştırıyor bizimkiler sigaranın külünü hiç dökmeden sonuna kadar içebilmenin peşinde.
Baktın olmuyor, durmadan bak. Psikolojik baskı sonuçta, illa ki olur.
Edebiyat yapma! Felsefe yapma! Caz yapma! Artistik yapma! Bu ülkede kültür ve sanatın bu kadar geliştiğine şükretmek lazım.
Bana bir adım gelene, ben yüz adım gidiyorum! Çünkü doktor tavsiye ediyor, yürüyüş çok faydalıymış.
Bugün saçını ütüleyen kız yarın çamaşır makinasında yıkanır.
Bazen kendi kendime söz veriyorum, bir daha kendi kendime konuşmayacağım diye. Söz mü diyorum? Söz diyorum.
—Kızım! Ben sana demedim mi odanı topla diye ?+Demedin -Demem mi lazım?
Bazen kendimi f5’e bastığım halde yenilenmeyen sayfa gibi hissediyorum.
Sevgilisine taksitle hediye alıp taksiti bitmeden ayrılan adamın dramını film yapsam milyonları ağlatırım gibime geliyor.
Bazen şeytan diyor ki git yanaş şuna, anlat içinden geçenleri. Sonra ben de şeytana dönüp diyorum ki yiyorsa git sen anlat.
Sigara paketinin üstüne bizim sınıfın resmi konulup üstüne mesajlar “Sigara içerseniz çocuklarınız böyle olur” deseler tüm Türkiye sigarayı bırakır yemin ediyorum
Ben bilmem eşim bilir yarışmasına belediye otobüsü şoförü katılsa o arabaya 70 kişi sığdırır. Arap kanalında maç izliyorum spiker ne derse babaannem amin diyor.
Bazen evi arabayı satıp şöyle bir deniz kenarına yerleşeyim diyorum, tabi bunun için önce ev ve araba almam gerek.
Bir kadın söyleyecek çok şeyi olduğu halde susuyorsa, ölmüş olabilir bir kontrol edin.
Ne kadar çok param olursa olsun sinyal sesinden sonra mesaj bırakmaya cesaret edemiyorum.
Bir kadının ‘peki’ mesajına bile cevap yazmaya çalışıyorsan, geçmiş olsun kardeşim, fena âşık olmuşsun. Soğuk su ister misin?
Eğer bir kızın profil fotoğrafları belden yukarı ise kısa boylu, omuzdan yukarı ise şişman, sadece gözleri görünüyorsa kaçın!
Bir kızla baş başa film izlerken erkeklerin kafasında dönen diğer filmler 6 dalda Oscar alır.
Şeytanlı filmlerden anladığım kadarıyla, eve şeytan girmesi için evin dubleks olması gerekiyor. İçim rahat, çayımı yudumluyorum.
Bir tek akla nazar değmezmiş… Niye mi? Çünkü kimse kimsenin aklını beğenmezmiş.
Bu mesaj özel bir frekansla gönderilmiştir. Zekilerde hafıza kaybı, aptallarda kısa süreli körlük gaylerde bir anlık gülümseme yapar.
Bırak gitsin, dönerse iyi de, dönmezse kesin kaybolmuştur.
Balık olmak ne güzel, düşünsene. — Ayrıldık kanka + Unutursun – Neyi + Ne neyi – Sen kimsin?
Biri beni bilgisayar başında kesse ve ben can çekişirken ‘afjghljg’ diye bassam tuşlara güldüğümü zannedip sallamayacaksınız.
Hakikaten telefondan böyle bir msj gelse ne yapardık acaba? Şahsen benim telim bu kadar iyimser ve nazik olmazdı
Bizim evde vanaları kapatınca akan sular durur.
Bazen pencereyi açıp uzaklara bakıp hayallere dalmak istiyorum, sonra karşı evdeki teyzeyi don asarken görüyorum tüm hevesim kaçıyor…
Bizler çocukken dayak yiyince ağlayan değil, ağlayınca dayak yiyen bir nesildik.
Bir kadının fotoğrafını çektiğin an ile “dur bir bakayım nasıl çıkmışım” demesi arasında geçen süreye ışık hızı denir.
Bunca zaman yuvarlanıp beni bulamayan tencereye yazıklaaaar olsun.
+Adın ne? -Mine +Hmm -Dalga geçmeyecek misin? +Aaa, deli mi ne?
Büyük aşklar kavgayla başlar dediler, kahveden adam topladım kızı dövmeye gidiyoruz…
Merdivenlerden düştüğümü gören ve buna rağmen “düştün mü?” Diye soran mal. Yok, düşmedim. Benim iniş tarzım böyle.
Dizilerde sevişme sahnesi olunca ailedeki tüm gözler bana dikiliyor, sanki sevişen benim.
Eskiden müşteri hizmetlerinden sadece mesaj gelirdi, şimdi de aramaya başladılar. Yakında içip içip kapımıza dayanırlarsa hiç şaşırmam…
Doğru insanı bulduğunuzda beni de çağırın… Neye benziyormuş bir bakayım, meraktan çatlayacağım.
Kadın kamyon şöförü duvar yazısı: “torpidomda aseton yoksa da güzelim, ben ojemi mazotla da silerim”
+ Bu gazozu senin başından aşağı dökerim -Kolaysa dök +Gazoz dedim ne kolası?
Fön çektirdikten hemen sonra yağmura yakalanan kadın kadar tehlikeli çok az şey var bu dünyada. Yanaşmayın derim.
Sevgilisine taksitle hediye alıp taksiti bitmeden ayrılan adamın dramını film yapsam milyonları ağlatırım gibime geliyor.
Kopya düzenine göre oturan öğrencilerin; yerlerinin değiştirilmesi sonrası bakışması, en hüzünlü ayrılık sahnesinde bile yok.
-Dur gitme-Ne oldu-Hiiçç sadece duracak mısın diye merak ettim şimdi git.
Erkek ulaşamadığı kadına “telefonu duymadı galiba” der, kadın ulaşamadığı erkeğe, “aradığımı görüyor da açmıyor” pislik der.
“Özledim” mesajı bekleyen onca insan var ki. Rastgele bir numaraya ‘özledim’ diye mesaj atsan, yetim doyurmuş kadar olursun yani…
Facede o kadar çok özlü söz okudum ki, babam “üşüdüm” dese, kalın giyin demem, “üşümek güzeldir eğer seni ısıtacak biri varsa” derim.
