Aşık Veysel Sözleri
“Ben bu aşkın olmasa on para etmez güzelliğin” diyen halk sanatçısıdır. Aşık Veysel sözleri adından da anlaşılacağı gibi aşk türkülerini barındırır. Gözleri görmeyen halk sanatçısının şiir ve türküleri gönüllerde taht kurmuştur. Aşık Veysel Kitapları kütüphanenizde bulunması gereken kitaplar arasında kesinlikle yerini almalıdır. Aşık Veysel Şiirleri kalbinizin bir parçasıdır okuduğunuzda. Eşi başka bir adamla kaçmaya kalktığında anladığı için ona para bırakır çaktırmadan. Böylede ince gönüllü bir adam bu yüzden güzel kalpliliği türkülerine işlemiştir. Aşık Veysel türküleri kulağınızda kalbinize doğru akmaya başlar. aşağıda sözlerden sonra yer alan galeriden Aşık Veysel resimli sözler ve Aşık Veysel facebook kapak fotoğraflarını inceleyebilir bu güzel söz ve resimleri sevdiğiniz insana armağan ederek onun kalbini çalabilirsiniz.
Güzelliğin on para etmez bu bendeki aşk olmasa.
Derdim yüreğimde eller ne bilsin…
Seversin, alırsın, karın olur / Seversin, alamazsın, karasevdalın olur.
“İnan sana değil kastım, cahille muhabbeti kestim.”
Anlatamam derdimi dertsiz insana, Dert çekmeyen dert kıymetin bilemez.
Cahil insan gül ise de koklama…
Taş olsam yandım idi. Toprak oldum da dayandım.
” Beni hor görme kardeşim !
Sen altınsın ben tunç muyum ?
Şu geniş dünyaya sığmayan gönül, şimdi bir odaya kapandı kaldı.
Aynı vardan var olmuşuz.
Sen gümüşsün ben sac mıyım ?
Ne varise sende bende Aynı varlık her bedende Yarın mezara girende Sen toksun da ben açmıyım.
Ne var ise sende bende
Aynı varlık her bedende
Sen bilmezssin.. O bilmez.. Hiç kimse bilmez, bilemez.. Hatta Ben bile. Bir tek paşa gönlüm bilir.
Yarın mezara girende
Sen toksun da ben aç mıyım ? ”
Dünyaya gelmemde maksat ne idi: Bir sadık dost.
Herkim olursa bu sırra mazhar. Dünyaya bırakır ölmez bir eser. Gün gelir Veysel’i bağrına basar. Benim sadık yarim kara topraktır
Ben bir insanoğlu sen bir dut dalı. Ben babamı sen ustanı unutma.
Benim sana vereceğim pek bir şey yok aslında.
Çay var içersen.
Ben var seversen.
Yol var gidersen.
Ademi sürdün bakmadın.Cennette de bırakmadın. Şeytanı niçin yakmadın? Cehennemin var da senin.
Uzun ince bir yoldayım,
Gidiyorum gündüz gece.
Veysel gönülden ayrılmaz. Kahi bilir kahi bilmez. Yalan dünya yarsız olmaz. İster saçı sırma gönül
Bilmiyorum ne haldayım,
Gidiyorum gündüz gece.
Bu alemi gören sensin. Yok gözünde perde senin. Haksıza yol veren sensin. Yok mu suçun burada senin
Anlatmam derdimi derdsiz insana
Derd çekmeyen derd kıymetin bilemez.
Sofular haram demişler, bu aşkın şarabına. Ben doldurur, ben içerim, günah benim kime ne!
Bu dünyayı kuran mimar
Ne hoş sağlam temel atmış
Şu geniş dünya’ya sığmayan gönül, bir odaya kapandı kaldı.
İnsanlığa ibret için
Kısım kısım kul yaratmış
İtimat edersen benim sözüme Gel birlik kavline girelim kardaş Birlik çok tatlıdır, benzer üzüme İçip şerbetini duralım kardaş.
Kimi yaya kimi atlı
Kimi uçar çift kanatlı
Dünya şirin baldan tatlı
Eyvah balı tuza katmış
Herkim olursa bu sırra mazhar. Dünyaya bırakır ölmez bir eser. Gün gelir Veysel’i bağrına basar. Benim sadık yarim kara topraktır.
Bu çark böyle döner durmaz
Ehli aşklar yanar durmaz
Aşk meyinden kanar durmaz
Sevgi muhabbet yaratmış
Ay geçer yıl geçer uzarsa ara, giyin kara libas yaslan duvara, yanından göğsünden açılır yara, yâr gelmezse yaraların elletme.
Hep biliriz dünya fani
Oyalıyor seni beni
Adem atadan bu yana
Nice insan gelmiş gitmiş
Karadeniz gibi kükrer coşarsa. Dalgası gelince yaman aşıklar. Hırs gelip de ayranlığı şişerse. Kaybeder irade, dümen aşıklar.
Bu dünyaya gelen gülmez
Bir yok var ki giden gelmez
Bu hikmeti kimse bilmez
Ona sır demiş kapatmış
İyi demez kötü demez metheder. Bakarsın ki bir tel kırmış çat eder. Sorsan baksan aşka binmiş at eder. Yorulup yollarda kalan aşıklar.
Bu nizamı böyle kurmuş
Kendi çekilmiş oturmuş
Veysel’e türlü dert vermiş
Durmadan derman aratmış
Gam leskesi saf saf oldu. Hep sözlerim boş laf oldu. Senin yolunda mahv oldu. Gençliğimin çağı benim.
Topraktır cesedim güneştir özüm
Hava yağmur uyandırır hislerim
Sensin derdine düştüğüm. Hayal oldu konuştuğum. Her gün yediğim içtiğim. İçerimde ağu benim
Dokuz ay koynunda gezdirdi beni
Ne cefalar çekti ne etti Anam
Acı tatlı zahmetime katlandı
Uçurdu yuvadan yürüttü Anam
Çalıştım kadehim dolduramadım. Kimseye halimi bildiremedim. Gönlümün arzusunu aldıramadım. Dileğim hekime deyvermediler.
Anaların hakkı kolay ödenmez
Analara ne yakışmaz ne denmez
Ala gözlü benli dilber. Bir gün gelsen bize doğru. Seni sevdim can u dilden. Çekme kendini naza doğru. Ne pervam var ne de perdem. Sanma beni hali bir dem. Söyler seni teller her dem. Kulak versen saza doğru.
Kan uykudan gece kalkar gücenmez
Emzirdi salladı uyuttu Anam
Allah birdir Peygamber Hak. Rabbül alemindir mutlak. Senlik benlik nedir bırak. Söyleyim geldi sırası. Kürt’ü Türk’ü ve Çerkes’i. Hep Adem’in oğlu kızı. Beraberce şehit gazi. Yanlış var mı ve neresi?
Kürd’ü Türk’ü ve Çerkez’i
Hep Adem’in oğlu kızı
Beraberce şehit gazi
Yanlış var mı ve neresi
Dokuz ay koynunda gezdirdi beni. Ne cefalar çekti ne etti Anam. Acı tatlı zahmetime katlandı. Uçurdu yuvadan yürüttü Anam. Anaların hakkı kolay ödenmez. Analara ne yakışmaz ne denmez. Kan uykudan gece kalkar gücenmez. Emzirdi salladı uyuttu Anam.
Şu alemi yaratan bir
Odur külli şeye kadir
Alevilik Sünnilik nedir
Menfaattir varvarası
Aslıma karışıp toprak olunca. Çiçek olur mezarımı süslerim. Dağlar yeşil giyer bulutlar ağlar. Gök yüzünde dalgalanır seslerim/span>Ne zaman toprakla birleşir cismim. Cümle mahluk ile bir olur ismim. Ne hasudum kalır ne de bir hasmım. Eski düşmanlarım olur dostlarım.
Hükmetse dünyanın her tarafına
Arzusu hedefi yolu yalandır!
Aşkın beni elden ele gezdirdi. Çok dolandım bulamadım eşini. Beni candan usandırdı bezdirdi. Tuzlu imiş yiyemedim aşını. Benim ile gezdin beni arattın. Beraber oturup beraber yattın. Türlü türlü güllerinden koklattın. Aşık ettin güle bülbül kuşunu.
Sen bilmezsin. O bilmez. Hiç kimse bilmez, bilemez. Hatta ben bile. Bir tek paşa gönlüm bilir.
Bir yar için diyar diyar dolandım. Yoruldum da Çamlıbel’e yaslandım. Irmak oldum çalkalandım bulandım. Duruldum da Çamlıbel’e yaslandım. Gahi gönül oldum yüksekten uçtum. Ferhat oldum aşk uğrunda çalıştım. İrenk irenk çiçeklere karıştım. Dirildim de Çamlıbel’e yaslandım.
Tilki gölgesine arslan gizlenmez
Yiğidin gölgesi kendinden olur.
Çırpınıp içinde döndüğüm deniz. Dalgalanır coşar rüzgarından. Mevce gelir coşar inleyen aşkım. Ah çektikçe kaynar gelir derinden.