Alparslan Türkeş Sözleri

Alparslan Türkeş Sözleri

Ankara da  vefat eden Türk askeri ve siyaset adamıdır. Alparslan Türkeş ülkücülüğün temel esaslarında dair bir çok konu edinir. Turancılık düşüncesi ile hareket etmiş hatta bu yüzden yargılanmıştır. Mhp temel yapı taşlarından biri oldu. Alparslan Türkeş izlediği yol ile ülkücü gençlerin kalbini kazanarak kendi düşünceleri etrafında oluşan bir parti ile inandığı değerler doğrultusunda savunmalar yaptı. Alparslan Türkeş sözleri ülkücük içerir. Milliyetçilik teması etrafında şekillenen liderin sözleri güzeldir. Alparslan Türkeş Yazıları da aynı tema içeresinde dönmektedir. Alparslan Türkeş tüm sözleri sitemizde yer almaktadır. Bu sözleri sosyal medya hesaplarınız ile paylaşarak sitemize destek olabilirsiniz. Aynı zamanda tuttuğunuz ideolojiye dair güzel paylaşımlar yapmak içinde bu sözleri kullanarak sahip olduğunuz ideolojik öğretiler hakkında sinyal vermiş olursunuz. Alparslan Türkeş resimli sözler ve Alparslan Türkeş facebook kapak fotoğrafları gibi seçeneklere yer alan galeriden bakarak ulaşabilirsiniz.

Kendinizi küçük görmeyiniz. Sizler büyük kuvvetsiniz. Vazifenizi hiçbir zaman unutmayınız. Kuvvet birliktir. Dâvamızın geleceği birliktedir. Birlik, beraberlik içinde olmaktır.

Bir fikre, bir ideolojiye, kendisinden daha üstün bir fikirle karşı çıkılır. Karşı fikir kaba kuvvetle ezilemez

Hepiniz birer Türk Bayrağı’sınız. Bayrağı lekelemeyin, kirletmeyin yere düşürmeyin.

TÜRKLÜK bedenimiz, İslamiyet ruhumuzdur. Ruhsuz beden ceset olur.

Hepiniz birer Türk Bayrağı’sınız. Bayrağı lekelemeyin, kirletmeyin yere düşürmeyin.

Bölünme kabul etmez, kutsal bir bütün halinde Büyük Türkiye’yi yeniden inşa edeceğiz.

Gençliğimizi büyük bir savaş beklemektedir. Bozgunculuğa, tembelliğe, ahlaksızlığa, cehalete, yalancılığa karşı büyük bir savaş.

Emirlere mutlak itaat lâzımdır. Laubali, gevşek, disiplinsiz, metotsuz kimselerle dâvamız yürümez. Her şeyde örnek olmak lâzımdır.

Fikir, iman, ülkü aşkı … İnsanları güçlü yapan bunlardır.

Türkün en önemli vasfı teşkilâtçılığıdır.

Millî kalkınmamızı gerçekleştirmek, her Türk ferdini hür yapabilmek için Türk Milletini yeniden kurmak zorundayız. Vatandaşlarımız arasında parti, mezhep, ırk ve bölge farkı gözetmeksizin karşılıklı sevgi ve saygıya dayanan bağlar dokuyacağız.

Türkçüler Günü olan 3 Mayıs (1944) büsbütün ayrı bir düşüncenin sonucudur. İç düşman olan, kılık değiştirerek milletin içine giren ve hükümetin gafletinden yararlanan komünizme karşı Türkçü gençlerin bir uyarma yürüyüşüdür.

Ahlâkçılık anlayışımız, Türk Ahlâkı ve Müslümanlık inancından meydana gelmiştir.

Milletler yabancı kuvvetlerin orduları ve diğer maddi güçleri tarafından yok edilmeden önce, manevi ve fikir güçleri tarafından esaret atına alınırlar. Böyle bir toplumun esir ve yok olması kesin hale gelir.

Başarı için muntazam plânlı çalışma yapmak lâzımdır. Son nefesimizi verinceye kadar çalışacağız.

Türk Devletinin yenilmez, zinde hayat gücü ve Türk Milletinin teminatı ve istikbali gençliktir.

Davalarımızın çözümü kendimize dönmek, sarsılmaz bir birlik halinde el ele vermek ve geceli gündüzlü çalışmaya girişmekle mümkündür.

Türk aydınları için Batı’nın sığınması olmak bir ideal olarak benimsenmiştir. Milletimiz için bundan korkunç felaket düşünülemez

Cesaret, yüreklilik, atılganlık olmayan hiçbir dâva başarıya ulaşamaz.

İnsanlar; yoksulluğa, açlığa, susuzluğa tahammül ederler. Fakat adaletsizliğe, hor görülmeye, aşağılanmaya ASLA müsaade, müsamaha etmezler.

Alınan görevleri yapmak ve yapıldığını takip etmek lâzımdır. Millet hayatında başarı devamlılığa bağlıdır.

Alınan görevleri yapmak ve yapıldığını takip etmek lâzımdır. Millet hayatında başarı devamlılığa bağlıdır.

Kendinizi küçük görmeyiniz. Sizler büyük kuvvetsiniz. Vazifenizi hiçbir zaman unutmayınız. Kuvvet birliktir. Dâvamızın geleceği birliktedir. Birlik, beraberlik içinde olmaktır.

Davalarımızın çözümü kendimize dönmek, sarsılmaz bir birlik halinde el ele vermek ve geceli gündüzlü çalışmaya girişmekle mümkündür.

Ne mozayiği ulan! Mermer, mermer! (HEP milletvekili Orhan Doğan’ın Türkiye mozayiği sözüne cevap verirken söylemiştir.)

Komünist sistemlerde halkın esaret altında oluşunun sebebi bir mülk sahibi olamamasıdır.
Hürriyetin tek garantisi mülkiyettir.

Türk töresinin bir diğer şartı da haddini bilmektir. Haddim bilmek… Ne kendinizi dev aynasında göreceksiniz, herkese yukarıdan bakacaksınız; ne de kendinizi aşağıdan göreceksiniz, aşağıdan bakacaksınız.

Gençliğimizi büyük bir savaş beklemektedir. Bozgunculuğa, tembelliğe, ahlaksızlığa, cehalete, yalancılığa karşı büyük bir savaş.

Bizim savunduğumuz Dokuz Işık’çı sistemin hedefi Türk Milletinin her ferdini mülk sahibi yapmaktır.

Ülküsüz insan çamurdan farkı olmayan bir varlıktır.

İnsanlık âleminin en şerefli bir ailesi Türk Milletidir. Dokuz Işık demek, Türk Ülküsü demektir.

Mücadeleniz zaferle sonuçlandı, gazânız mübarek olsun. (Ülkücülere atfen, SSCB dağıldığında söylemiştir.)

Türk töresi, Türk ülküsünün ayrılmaz parçasıdır.

Milletler yabancı kuvvetlerin orduları ve diğer maddi güçleri tarafından yok edilmeden önce, manevi ve fikir güçleri tarafından esaret atına alınırlar. Böyle bir toplumun esir ve yok olması kesin hale gelir.

Ülküsüz insan çamurdan farkı olmayan bir varlıktır.

Türk aydınları için Batı’nın sığınması olmak bir ideal olarak benimsenmiştir. Milletimiz için bundan korkunç felaket düşünülemez.

Ülkücüler, insanlık âlemi içinde ne uşak olmayı, ne de başkalarını uşak olarak kullanmayı kabul etmeyen şerefli bir bayrağın taşıyıcısıdır.

İslâmiyeti ele alıp Türklüğü inkâr etmek ihanettir. Bunun tersi de aynı derecede gaflet ve ihanettir.

Biz ne sağcıyız, ne solcu; biz milliyetçiyiz…

Türkün en önemli vasfı teşkilâtçılığıdır.

Millî kalkınmamızı gerçekleştirmek, her Türk ferdini hür yapabilmek için Türk Milletini yeniden kurmak zorundayız. Vatandaşlarımız arasında parti, mezhep, ırk ve bölge farkı gözetmeksizin karşılıklı sevgi ve saygıya dayanan bağlar dokuyacağız.

İnsanlar; yoksulluğa, açlığa, susuzluğa tahammül ederler. Fakat adaletsizliğe, hor görülmeye, aşağılanmaya ASLA müsaade, müsamaha etmezler.

Türklük bedenimiz islâmiyet ruhumuzdur. Ruhsuz beden ceset gibidir. (Türkçü müsünüz İslamcı mısınız soruları ile ülkücüler parçalanmaya çalışılırken söylemiştir.)

Ahlâkçılık anlayışımız, Türk Ahlâkı ve Müslümanlık inancından meydana gelmiştir.

Ülkücüler, insanlık âlemi içinde ne uşak olmayı, ne de başkalarını uşak olarak kullanmayı kabul etmeyen, şerefli bir bayrağın taşıyıcısıdır.

Türk töresinin bir diğer şartı da haddini bilmektir. Haddim bilmek… Ne kendinizi dev aynasında göreceksiniz. Herkese yukarıdan bakacaksınız, ne de kendinizi aşağıdan göreceksiniz, aşağıdan bakacaksınız.

Sevgili vatandaşlar. Dün gece yarısından itibaren, bütün Türkiye’de, Deniz-Kara-Hava, Türk Silahlı Kuvvetleri, elele vererek, memleketin idaresini ele almıştır. (27 Mayıs bildirisini radyoda okurkenki ilk cümlesi)

Türk Töresinin bir şartı da yüksek vazife duygusudur. Vazifeyi her ne pahasına olursa olsun yapmaktır. Diğer bir şart, toplum uğrunda her çeşit fedakârlığı yapmaktır. Millete hizmet yolunda şahsi menfaatlerden, şahsi zevklerden feragattir. Vazgeçmektir. Kişiler kendilerini millet için feda ederler. Türk Milleti’nin büyüklüğü böyle yükselecektir. Onu sizler yaşatacak, sizler yükselteceksiniz. Türk Töresinin en önemli bir gereği de sır saklamaktır. Sır saklamak…

Sponsor Reklam
ZİYARETÇİ YORUMLARI

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu aşağıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.

BİR YORUM YAZ